European racist colonialists were looking for origins for their languages. Until that time import... more European racist colonialists were looking for origins for their languages. Until that time important Western scholars cited the languages of Asian Turanians as the origin of European languages. This was unacceptable for racists. Then they invented the "Indo-European" theory of language and history. They were an Aryan nation whose alleged ancestors came from the Caucasus or Pontic or Central-Asia or Northern India or Anatolia. In fact, there was neither such an Aryan nation nor their so-called Indo-European language. The people they gave this name to and their languages were Turanic and Turkic. We are now refuting this hugely absurd Indo-European theory in every aspect. With its linguistic, genetic, cultural and historical dimensions... Below I show nearly 250 roots which Western sources indicate as Indo-European word roots. The real root of all of them is Turkish. And this list is not the entire list of the so-called Indo-European roots of Turkic. However, nearly 15 thousand words just in English are derived from these roots.
In this study we have focused on the proverbs and idioms used in Dokuztekne village, Ceyhan, Adan... more In this study we have focused on the proverbs and idioms used in Dokuztekne village, Ceyhan, Adana. We have also assessed the proverbs and idioms in terms of vocabulary and dialectic features.
Çağatay Türkçesi Sözlüğünde Yer Alan Moğolca Veya Türkçe-Moğolca Ortak Ve Benzer Sözcükler
Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başları... more Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başlarından 20. yüzyılın başlarına kadar kullanılmaya devam eden yazı dilidir. Nevayi'nin ölümünden sonra, onun eserlerinin kolayca okunması için, İslam dünyasının her bir köşesinde çeşitli sözlükler yazılmaya başlandı. Genellikle Osmanlı imparatorluğu, İran, Azerbaycan, Hindistan ve Türkistan'da yazılan ve Türk dilinin gelişmesi tarihi için çok büyük bir değere sahip olan bu sözlükler bir sözlükçülük ekolu oluşturmuştur. İran sahasında da Ali Şir Nevayi'nin eserlerini anlamak üzere birçok Çağatay Türkçesi sözlüğü düzenlenmiştir. Bunlardan bir tanesi Fethali Kaçar tarafından 1861'de İran'da yazılmış ve Çağatay Türkçesi-Farsça bir sözlük olan Luġat-ı Etrākiyye'dir. Bu çalışmada inceleme konumuz olan sözlükte yer alan Moğolca veya Türkçe-Moğolca ortak ve benzer sözcükler üzerinde durulmuştur.
Turkic Roots of more than 1000 Medical Terms in Latin, English, 2024
(revised) Important Preliminary Note: All documents, information, articles on language issuses ha... more (revised) Important Preliminary Note: All documents, information, articles on language issuses have been collected in a single book... Turkish as The Founding Language of "Indo-European" ... The Concealed Root of European Languages ...
Nevāyí. One of them was Luġat-ı Etrākiyye, written by Fetģ-"Alí Bin Kelb-"Alí Bin Mürşid Ķulı Bin... more Nevāyí. One of them was Luġat-ı Etrākiyye, written by Fetģ-"Alí Bin Kelb-"Alí Bin Mürşid Ķulı Bin Fetģ-"Alí Ķacar-ı Ķazvíní in 1861 in Iran and is a Chagatai Turkic-Persian dictionary. In this study, it has been attempted to reveal the characteristics of the dictionary we want to study in terms of lexical features. The page number of the submitted works is usually indicated by the first number in brackets, the number of couplets or sections given in publications is indicated by the second number.
Çağatay Türkçesi Sözlüğünde Yer Alan Moğolca Ve Türkçe Benzer Sözcükler
Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başları... more Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başlarından 20. yüzyılın başlarına kadar kullanılmaya devam eden yazı dilidir. Nevayi'nin ölümünden sonra, onun eserlerinin kolayca okunması için, İslam dünyasının her bir köşesinde çeşitli sözlükler yazılmaya başlandı. Genellikle Osmanlı imparatorluğu, İran, Azerbaycan, Hindistan ve Türkistan'da yazılan ve Türk dilinin gelişmesi tarihi için çok büyük bir değere sahip olan bu sözlükler bir sözlükçülük ekolu oluşturmuştur. İran sahasında da Ali Şir Nevayi'nin eserlerini anlamak üzere birçok Çağatay Türkçesi sözlüğü düzenlenmiştir. Bunlardan bir tanesi Fethali Kaçar tarafından 1861'de İran'da yazılmış ve Çağatay Türkçesi-Farsça bir sözlük olan Luġat-ı Etrākiyye'dir. Bu çalışmada inceleme konumuz olan sözlükte yer alan Moğolca veya Türkçe-Moğolca ortak ve benzer sözcükler üzerinde durulmuştur.
RİZE'NİN DOĞU BÖLGESİNDE PETROGLİFLER, PİKTOGRAMLAR ve DAMGALAR
Genel olarak semboller bir kültürel yapının adeta DNA'ları ve sosyal genetizmin mimarlarıdırlar. ... more Genel olarak semboller bir kültürel yapının adeta DNA'ları ve sosyal genetizmin mimarlarıdırlar. Başka bir ifade ile semboller bir kültürün ifadesidir. Bu nedenle kaya resimleri ve damgalar Türk tarihi açısından son derece önemli belgelerdir. Çünkü kaya resimleri ve damgalar Türklerde yazının olmadığı zamanlardan kaynaklanmış olup, Türklerin ilk alfabesi olan Runik alfabesinin bazı harflerini de meydana getirmişlerdir. Kaya resimleri (petroglif), yazının keşfinden önce yaşayan insanların dini inançlarını, kültürlerini, sosyal hayatlarını ve genel olarak kendilerini ifade ettikleri, sınırları olmayan ama bir takım anlamlar barındıran çizimlerdir. Damga/Tamga ise kaya resimlerine göre daha çok sınırları çizilmiş belirli bir aidiyeti işaret eden özel arma ve sembollerdir. Kaya resimleri ile damgaları birbirinden ayıran en önemli farklılık kaya resimlerinin çizildiği nesneyle ilgisi olmamasına rağmen damgaların üzerine resmedildiği nesneyi hedef göstermesidir. Yukarıdaki fotoğraf: "Zamanda Yolculuğu" sembolize eden ve vurma tekniği ile yapılmış olduğu için Arkeolog Oktay Hacıoğlu'na göre M.Ö. 5000'li yıllara dayandığı tespit edilen kaya resmi, Namazgâh Yaylası, Arhavi
ÖNGÖT MEZAR KÜLLİYESİ VE KÜLLİYEDE BULUNAN DAMGALAR
adlı makale, esas itibarıyla Moğolistan Cumhuriyeti'nde Töv Aymag'a bağlı Altanbulag Sum sınırlar... more adlı makale, esas itibarıyla Moğolistan Cumhuriyeti'nde Töv Aymag'a bağlı Altanbulag Sum sınırları içinde bululunan ve I. (Kök)türk Kağanlığı dönemine ait bir mezar külliyesi ile bu külliyede tespit edilen damgaların Türk kültür ve uygarlığı açısından değerlendirilmesini içermektedir. Çalışmada ilk olarak "Öngöt" kavram işareti, "damga" kavramı, damgaların iletişim ve kültürel boyutu üzerinde durulmakta, ardından da Öngöt'teki anıt mezarda tespit edilen damgalar ve bu damgaların Türk kültür coğrafyasındaki uzantıları görüntülerle dikkatlere sunulmaktadır.
Görev Ögeleri" adlı bu yazıda önce "anlamlı ve görevli öge kavramları" hakkında bilgi verildi. Ar... more Görev Ögeleri" adlı bu yazıda önce "anlamlı ve görevli öge kavramları" hakkında bilgi verildi. Ardından da yazıtlarda kolaylık ve anlaşılabilirlik kanunları çerçevesinde zaman zaman görevlerini yanlarındaki diğer görev ve anlam ögelerine bırakarak düşen ya da aynı grup içerisinde işaretli öge ya da ögeler karşısında işaretsiz kullanılan görev ögeleri incelendi.
European racist colonialists were looking for origins for their languages. Until that time import... more European racist colonialists were looking for origins for their languages. Until that time important Western scholars cited the languages of Asian Turanians as the origin of European languages. This was unacceptable for racists. Then they invented the "Indo-European" theory of language and history. They were an Aryan nation whose alleged ancestors came from the Caucasus or Pontic or Central-Asia or Northern India or Anatolia. In fact, there was neither such an Aryan nation nor their so-called Indo-European language. The people they gave this name to and their languages were Turanic and Turkic. We are now refuting this hugely absurd Indo-European theory in every aspect. With its linguistic, genetic, cultural and historical dimensions... Below I show nearly 250 roots which Western sources indicate as Indo-European word roots. The real root of all of them is Turkish. And this list is not the entire list of the so-called Indo-European roots of Turkic. However, nearly 15 thousand words just in English are derived from these roots.
In this study we have focused on the proverbs and idioms used in Dokuztekne village, Ceyhan, Adan... more In this study we have focused on the proverbs and idioms used in Dokuztekne village, Ceyhan, Adana. We have also assessed the proverbs and idioms in terms of vocabulary and dialectic features.
Çağatay Türkçesi Sözlüğünde Yer Alan Moğolca Veya Türkçe-Moğolca Ortak Ve Benzer Sözcükler
Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başları... more Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başlarından 20. yüzyılın başlarına kadar kullanılmaya devam eden yazı dilidir. Nevayi'nin ölümünden sonra, onun eserlerinin kolayca okunması için, İslam dünyasının her bir köşesinde çeşitli sözlükler yazılmaya başlandı. Genellikle Osmanlı imparatorluğu, İran, Azerbaycan, Hindistan ve Türkistan'da yazılan ve Türk dilinin gelişmesi tarihi için çok büyük bir değere sahip olan bu sözlükler bir sözlükçülük ekolu oluşturmuştur. İran sahasında da Ali Şir Nevayi'nin eserlerini anlamak üzere birçok Çağatay Türkçesi sözlüğü düzenlenmiştir. Bunlardan bir tanesi Fethali Kaçar tarafından 1861'de İran'da yazılmış ve Çağatay Türkçesi-Farsça bir sözlük olan Luġat-ı Etrākiyye'dir. Bu çalışmada inceleme konumuz olan sözlükte yer alan Moğolca veya Türkçe-Moğolca ortak ve benzer sözcükler üzerinde durulmuştur.
Turkic Roots of more than 1000 Medical Terms in Latin, English, 2024
(revised) Important Preliminary Note: All documents, information, articles on language issuses ha... more (revised) Important Preliminary Note: All documents, information, articles on language issuses have been collected in a single book... Turkish as The Founding Language of "Indo-European" ... The Concealed Root of European Languages ...
Nevāyí. One of them was Luġat-ı Etrākiyye, written by Fetģ-"Alí Bin Kelb-"Alí Bin Mürşid Ķulı Bin... more Nevāyí. One of them was Luġat-ı Etrākiyye, written by Fetģ-"Alí Bin Kelb-"Alí Bin Mürşid Ķulı Bin Fetģ-"Alí Ķacar-ı Ķazvíní in 1861 in Iran and is a Chagatai Turkic-Persian dictionary. In this study, it has been attempted to reveal the characteristics of the dictionary we want to study in terms of lexical features. The page number of the submitted works is usually indicated by the first number in brackets, the number of couplets or sections given in publications is indicated by the second number.
Çağatay Türkçesi Sözlüğünde Yer Alan Moğolca Ve Türkçe Benzer Sözcükler
Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başları... more Kuzey-Doğu Türkçesinin ikinci dönemi olan Çağatay Türkçesi, Doğu Türklerinin 13. yüzyılın başlarından 20. yüzyılın başlarına kadar kullanılmaya devam eden yazı dilidir. Nevayi'nin ölümünden sonra, onun eserlerinin kolayca okunması için, İslam dünyasının her bir köşesinde çeşitli sözlükler yazılmaya başlandı. Genellikle Osmanlı imparatorluğu, İran, Azerbaycan, Hindistan ve Türkistan'da yazılan ve Türk dilinin gelişmesi tarihi için çok büyük bir değere sahip olan bu sözlükler bir sözlükçülük ekolu oluşturmuştur. İran sahasında da Ali Şir Nevayi'nin eserlerini anlamak üzere birçok Çağatay Türkçesi sözlüğü düzenlenmiştir. Bunlardan bir tanesi Fethali Kaçar tarafından 1861'de İran'da yazılmış ve Çağatay Türkçesi-Farsça bir sözlük olan Luġat-ı Etrākiyye'dir. Bu çalışmada inceleme konumuz olan sözlükte yer alan Moğolca veya Türkçe-Moğolca ortak ve benzer sözcükler üzerinde durulmuştur.
RİZE'NİN DOĞU BÖLGESİNDE PETROGLİFLER, PİKTOGRAMLAR ve DAMGALAR
Genel olarak semboller bir kültürel yapının adeta DNA'ları ve sosyal genetizmin mimarlarıdırlar. ... more Genel olarak semboller bir kültürel yapının adeta DNA'ları ve sosyal genetizmin mimarlarıdırlar. Başka bir ifade ile semboller bir kültürün ifadesidir. Bu nedenle kaya resimleri ve damgalar Türk tarihi açısından son derece önemli belgelerdir. Çünkü kaya resimleri ve damgalar Türklerde yazının olmadığı zamanlardan kaynaklanmış olup, Türklerin ilk alfabesi olan Runik alfabesinin bazı harflerini de meydana getirmişlerdir. Kaya resimleri (petroglif), yazının keşfinden önce yaşayan insanların dini inançlarını, kültürlerini, sosyal hayatlarını ve genel olarak kendilerini ifade ettikleri, sınırları olmayan ama bir takım anlamlar barındıran çizimlerdir. Damga/Tamga ise kaya resimlerine göre daha çok sınırları çizilmiş belirli bir aidiyeti işaret eden özel arma ve sembollerdir. Kaya resimleri ile damgaları birbirinden ayıran en önemli farklılık kaya resimlerinin çizildiği nesneyle ilgisi olmamasına rağmen damgaların üzerine resmedildiği nesneyi hedef göstermesidir. Yukarıdaki fotoğraf: "Zamanda Yolculuğu" sembolize eden ve vurma tekniği ile yapılmış olduğu için Arkeolog Oktay Hacıoğlu'na göre M.Ö. 5000'li yıllara dayandığı tespit edilen kaya resmi, Namazgâh Yaylası, Arhavi
ÖNGÖT MEZAR KÜLLİYESİ VE KÜLLİYEDE BULUNAN DAMGALAR
adlı makale, esas itibarıyla Moğolistan Cumhuriyeti'nde Töv Aymag'a bağlı Altanbulag Sum sınırlar... more adlı makale, esas itibarıyla Moğolistan Cumhuriyeti'nde Töv Aymag'a bağlı Altanbulag Sum sınırları içinde bululunan ve I. (Kök)türk Kağanlığı dönemine ait bir mezar külliyesi ile bu külliyede tespit edilen damgaların Türk kültür ve uygarlığı açısından değerlendirilmesini içermektedir. Çalışmada ilk olarak "Öngöt" kavram işareti, "damga" kavramı, damgaların iletişim ve kültürel boyutu üzerinde durulmakta, ardından da Öngöt'teki anıt mezarda tespit edilen damgalar ve bu damgaların Türk kültür coğrafyasındaki uzantıları görüntülerle dikkatlere sunulmaktadır.
Görev Ögeleri" adlı bu yazıda önce "anlamlı ve görevli öge kavramları" hakkında bilgi verildi. Ar... more Görev Ögeleri" adlı bu yazıda önce "anlamlı ve görevli öge kavramları" hakkında bilgi verildi. Ardından da yazıtlarda kolaylık ve anlaşılabilirlik kanunları çerçevesinde zaman zaman görevlerini yanlarındaki diğer görev ve anlam ögelerine bırakarak düşen ya da aynı grup içerisinde işaretli öge ya da ögeler karşısında işaretsiz kullanılan görev ögeleri incelendi.
啊 啊 ā (叹) Şaşkınlık veya hayret ifade eden bir ses. 阿 阿 ā (Evde beslenen hayvan isimlerinin, insa... more 啊 啊 ā (叹) Şaşkınlık veya hayret ifade eden bir ses. 阿 阿 ā (Evde beslenen hayvan isimlerinin, insanların soy isimlerinin, sülale veya diğer akrabalık unvanlarının önüne gelir.). ~哥 Ağabey ~婆 Büyükanne, nine. Bakınız ē 阿飞 āfēi (名) Külhanbeyi, serseri, kabadayı, hayta. 阿訇 āhōng (名) İmam. 阿拉伯 ālābó (名) Arap, Arabistan, Arabistanlı. ~语 Arapça. 阿门 āmén Amin! (Dua sonunda söylenir.) 阿摩尼亚 āmóníyà (名) Amonyak. 阿司匹林 āsīpǐlín (名) Aspirin. 阿姨 āyí (名) Bir çocuk için annesinin yaşındaki kadına hitap şekli, teyze. Dadı. Hala. 啊 啊 á (叹) Verilen cevabın veya söylenen herhangi bir şeyin tekrarı istenirken kullanılır.
Türk atasözlerinin usta yorumcusu Uwe Bliising'e ithaf olunur./ The first proverbs of Turkic peop... more Türk atasözlerinin usta yorumcusu Uwe Bliising'e ithaf olunur./ The first proverbs of Turkic people have been known since the format:ion of the first written sources, the Old Turkic Inscript:ions, Old Uighur texts and Divanu Lugati't-Turk. The nomenclature of the proverbs among Turkic peoples features prox:imity in accordance with the geographic locat:ion. A proverb found in a Turkic language may be close to or even the same as another saying in another language. in this respect, it is possible to fınd some Tuvan proverbs both in the
Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı roman, otobiyografi ve felsefi deneme türlerinin sınırlarını geniş... more Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı roman, otobiyografi ve felsefi deneme türlerinin sınırlarını genişleten; bütün bir akılcılık geleneğini sorgulayan benzersiz bir "kült kitap". Hikâye bir adamın, oğlu ve iki arkadaşıyla birlikte yaptığı uzun bir motosiklet yolculuğundan oluşuyor. Yolcular, metalik-plastik yalnızlıkların hüküm sürdüğü, özdeki çirkinliklerin yapay bir "stil" cilasıyla kapatılmaya çalışıldığı, "stilize" nesneler, "stilize" insanlar ve ilişkilerle dolu bir hayatın yaşandığı Amerikan kentlerinden, sapa dağ yollarından, uçsuz bucaksız düzlüklerden geçer, bir dağa tırmanır ve en sonunda okyanusa varırlar. Adam yolculuk boyunca bir de "iç yolculuk" yaşamakta, başka doruklarda gezinmektedir. Kendi "deli" geçmişine, aklın ötesine yolculuk yapmaktadır. "Akılcılık" dediği hayaletin peşinde antik Greklerden modern bilim felsefesine kadar bütün Batı düşüncesini kat eder. Etrafındaki bütün çirkinliğin, sahteliğin sebebi olduğu söylenen teknolojiyi suçlamaz. Sorun, teknoloji üreten insanlarla ürettikleri nesneler arasındaki ilişkidedir. Bunun da temelinde gerçekliği, özne ve nesne diye uzlaşmaz karşı kutuplar koyutlayarak kavramaya çalışan Akıl anlayışındaki "genetik bir bozukluk" yatar. Bu anlayış, Nitelik sorunuyla hesaplaşamaz. Bir sanatçının yapıtını oluşturduğu, bir tamircinin bir motosikleti özenle tamir ettiği saf Nitelik anlarında özne ve nesne özdeştir. Bir yanda insan, bir yanda dünya/nesne yoktur. Değer yoksa olgu da olamaz. "İyi", gerçekliğin bir biçimi değildir, kendisidir. Pirsig'e göre dünyayı politik programlar oluşturarak düzeltemezsiniz, bunlar ancak temeldeki değerler sisteminin doğru olması durumunda işe yarar. "Dünyayı düzeltmenin yeri önce kendi yüreğimiz, kafamız ve ellerimiz ve onlardan çıkan iştir." Bu yüzden de insanoğlunun yazgısını düzeltmekten değil, motosikletin nasıl onarılacağından söz eden bir kitaptır bu. "Çünkü gerçek motosiklet, kendimiz denen motosiklettir."
Japon Zen üstadı olarak, Batı düşüncesiyle de ünsiyetl ola rak, Zen öğretisini Batı'ya getirdi. D... more Japon Zen üstadı olarak, Batı düşüncesiyle de ünsiyetl ola rak, Zen öğretisini Batı'ya getirdi. Diğerleri meyanında New York'da Columbia Üniversitesi'nde konferanslar verdi. Su zuki hala Zen Budizm alanında en büyük otoritedir. Zen üzerine çok sayıda kitaplar ve risaleler yayımlamıştır.
, yay ile ok atmayı, sanat olarak dikkate alan ve bir miras olarak ona saygı besleyen geçmişten k... more , yay ile ok atmayı, sanat olarak dikkate alan ve bir miras olarak ona saygı besleyen geçmişten kalmış anlamda bir spor diye anlamaz, tersine, söyleyeceklerimiz kulağa ne denli tuhaf gelse de, ona bir tapınma, dinî bir ayin gözüyle bakar. O böylece, yay ile ok atma sanatı denilince, özellikle bir vücut antrenmanı, az ya da çok bir spor yeteneği görmemekte, aksine, kökeninin manevî alıştırmalarda aranması gereken ve manevî bir hedefi tutturmadan ibaret bir yetenek anlamakladır. Şu hâlde nişancı, esas itibarıyla kendine nişan almakta ve belki de kendi kendine rastlatmayı başarmaktadır.
Uploads
Papers by KAZIM MİRŞAN